Atomları Bir Arada Tutan Ne?
Helyum, neon ve argon gibi elementler son katmanlarında yeterli sayıda elektron bulundurduklarından başka elementlerle bileşik oluşturma eğilimi göstermezler. Bu özelliğe sahip olan elementler soy (asal) gazlar olarak adlandırılır. Soy gazlar ise bileşik oluşturma eğilimi göstermediklerinden tek atomludurlar.
Eğer atomlar son katmanlarında belli sayıda elektrona sahipse bunlar kararlı atomlardır. Periyodik tablodaki elementlere ait atomlardan pek çoğu kararlı atomların elektron dizilimlerine sahip değildir. Bu atomlar soy gazlar gibi son katmanlarında belirli sayıda elektron bulundurmak isterler. Kararlı atomların elektron dizilimine sahip olmayan atomlardan bazıları, soy gazların sahip olduğu elektron dizilimine ulaşmak için elektron alışverişi yaparken bazıları da elektronlarını ortaklaşa kullanırlar. Atomların bazıları kararlı yapıdayken bazıları kararlı yapıda değildir.
Kararsız yapıya sahip olan atomlar kararlı yapıya ulaşabilmek için başka atomlarla aralarında bileşik oluştururlar. Bileşikler oluşurken atomlar arasında elektron alış verişi gerçekleşir. Atomlar kararsız bir yapıya sahipse son katmandaki elektron sayısını 2’ye ya da 8’e tamamlamak ister. Bir atomun son katmanındaki elektron sayısını 2’ye tamamlamasına dublet kuralı, 8’e tamamlamasına ise oktet kuralı denir.
Örnek 1: Nötr lityum atomunun 3 elektronu vardır. Bu elektronun katmanlara dağılımı aşağıdaki gibidir.
Lityum atomu, 2. katmanı dolu olmadığından kararlı yapıda değildir. Lityum atomu kararlı yapıya ulaşmak için 2. Katmanında bulunan 1 elektronu vermeli ya da 2. katmanı doldurmak için 7 elektron almalıdır. 1 elektron vermek, 7 elektron almaktan daha kolay olduğundan lityum atomu 1 elektron vererek dublet kuralını gerçekleştirir. Böylece kararlı bir yapıya ulaşır.
Örnek 2: Nötr azot atomunun 7 elektronu vardır. Bu elektronların katmanlara dağılımı aşağıdaki gibidir.
Azot atomunun 2. katmanı dolu olmadığından kararlı yapıda değildir. Azot atomu kararlı bir yapıya ulaşmak için 2. katmanında bulunan 5 elektronu vermeli ya da 2. katmanını doldurmak için 3 elektron almalıdır. 3 elektron almak, 5 elektron vermekten daha kolay olduğundan azot atomu 3 elektron alarak oktet kuralını gerçekleştirmiş olur. Böylece kararlı bir yapıya ulaşır.
Elementler daima dublet veya oktet tamamlama eğilimindedir. Bunun için atomların birbirleriyle etkileşmeleri yani aralarında kimyasal bağ oluşturmaları gerekir. Kimyasal bağ oluşumu, atomlar arasında elektron alışverişi ya da bazı elektronların ortak kullanılması ile gerçekleşir. Son katmanlarında 2 ya da 8 elektron bulunan asal gazlar dublet veya oktet tamamlamış olduklarından kimyasal bağ oluşturamazlar.
Nötr atomların proton ve elektron sayılarının eşittir. Atomlar kararlı hâle geçerken elektron aldığında veya verdiğinde, atomda bulunan elektron ve proton sayısındaki eşitlik bozulur. Bu durumda oluşan yeni tanecik iyon olarak adlandırılır. Nötr atomlar elektron alınca eksi, elektron verince artı yükle yüklenir. Diğer bir ifade ile atomda elektron sayısı fazla ise o atom “-” yüklü iyon, proton sayısı fazla ise “+” yüklü iyondur. Negatif yüklü iyonlara anyon, pozitif yüklü iyonlara ise katyon denir. Atomlar aldıkları ya da verdikleri elektron sayısı kadar iyon yüküne sahip olurlar. Örneğin; son yörüngesinde 2 elektron bulunan bir atom bu 2 elektronu verme eğiliminde olacağından katyon oluşturur. Bu nedenle artı iki değerlikli (2+) iyon yüküne sahip olur. Ya da son yörüngesinde 7 elektron bulunan bir atom 1 elektron alma eğiliminde olacağından anyon oluşturur. Bu nedenle eksi bir değerlikli (1-) iyon yüküne sahip olur. Ayrıca atomların son yörüngelerindeki elektron sayıları periyodik tablodaki grup numaralarını verir. Metallerin son katmanlarında 1, 2 ve 3 elektron bulunduğundan metaller daha çok elektron verme eğilimindedir. Bu nedenle metaller katyon oluştururlar. Ametallerin son katmanlarında 5, 6 ve 7 elektron bulunduğundan ametaller daha çok elektron alma eğilimi gösterirler. Bu nedenle ametaller anyon oluştururlar.
Kimyasal bağ oluşumu sırasında atomların elektron alma veya verme eğilimleri son katmanlarındaki elektron sayısı ile ilişkilidir. Buna göre son katmanlarındaki elektron sayısı az olan atomlar(metaller) elektron verme eğiliminde, elektron sayısı fazla olan atomlar(ametaller) ise elektron alma eğiliminde olurlar.
Metaller elektron vermeye, ametaller ise elektron almaya yatkın olduklarından metal ve ametal atomları arasında kimyasal bağ oluşumu elektron alışverişi ile gerçekleşir. Atomlar arasında elektron alışverişi sonucunda oluşan zıt yüklü iyonlar arasındaki çekim kuvvetine(kimyasal bağa) iyonik bağ denir. Metal ve ametal atomları arasında iyonik bağ oluşur.
Örnek 1: Sodyum ve klor atomları arasında oluşan iyonik bağı inceleyiniz.
(Sodyum ve klor atomlarının etkileşimleri sonucunda oluşan sodyum klorür bileşiği, kimyasal özellikleri sodyum ve klor elementlerinden tamamen farklı olan yeni bir maddedir.)
Sodyum klorür bileşiğini oluşturan sodyum ve klor iyonları arasında elektriksel çekim kuvveti vardır. Örneğin sodyum iyonu, çevresinde bulunan zıt yüklü klor iyonlarını kendisine doğru çeker. Sodyum ve klor iyonlarının bu şekilde birbirlerini çekmesi sonucu oluşan yapı sodyum klorür kristalidir.
Elektron Verecek Atom Yoksa?
Ametallerin elektron alma eğilimindedir. Oksijen, hidrojen ve azot gibi elementler doğada H2, O2, N2 şeklinde moleküller hâlinde bulunur. Aynı cins atomlardan oluşan bu element molekülleri ve H2O, NH3, CH4 gibi yapılarında farklı cins atomlar bulunan bileşik molekülleri, iki veya daha fazla ametal atomunun birbirine bağlanması ile oluşur. Ametaller elektron alma eğiliminde olduklarından aralarında iyonik bağ oluşmaz. Bu durumda atomlar bazı elektronlarını ortaklaşa kullanarak dublet veya oktet tamamlarlar. Atomlar arasında bazı elektronların ortaklaşa kullanılması ile oluşan kimyasal bağa kovalent bağ adı verilir.
Örnek 1: Bir O2 molekülünün nasıl oluştuğunu inceleyiniz.
İki oksijen atomu da kararlı atomların elektron dizilimine sahip olmak için 2 elektron almak ister. Her iki oksijen atomu ikişer elektronlarını ortaklaşa kullandıkları için kararlı atomların elektron dizilimine ulaşmış olur. Diğer bir ifadeyle elektronların ortaklaşması sonucunda her iki oksijen atomunun da son katmanındaki elektron sayısı 8’e(oktet kuralı) tamamlanmış olur. İki oksijen atomu arasında oluşan bağda ortaklaşa kullanılan elektron çiftleri her iki oksijen atomuna da aittir.
Örnek 2: H2 molekülünün nasıl oluştuğunu inceleyiniz.
Her iki hidrojen atomu da birer elektronlarını ortaklaşa kullanarak H2 molekülünü oluşturur.
Örnek 3: N2 molekülünün nasıl oluştuğunu inceleyiniz.
Her iki azot atomu da üçer elektronlarını yukarıdaki şekilde gösterildiği gibi ortaklaşa kullanarak N2 molekülünü oluşturur.
* Kovalent bağlı yapılar molekülü oluştururken iyonik bağlı yapılarda moleküller oluşmaz. İyonik bağlı yapılar da kristal yapı oluşur.
Bir önceki yazımız olan 4. Sınıf Fen Bilimleri Kuvvetin Cisimler Üzerindeki Etkileri Konu Anlatımı başlıklı yazımızda 4. Sınıf Fen Bilimleri Konu Anlatımı, 4. Sınıf Kuvvetin Cisimler Üzerindeki Etkileri ve 4. Sınıf Kuvvetin Etkileri hakkında bilgiler verilmektedir.
Google arama terimleri:
- kimyasal bağlar 8 sınıf
- 8 sınıf kimyasal bağlar
- 8 sınıf fen kimyasal bağlar
- 8 sınıf kimyasal bağlar konu anlatımı
- fen bilimleri 8 snf konu anlatmlar
- 8 sinif fen bilimleri kimyasal baglar